10 Ocak 2017 Salı

sevgi değer gördüğü yere akar *

İş hayatı ile aile hayatı arasında dengenin bozulması... ve hayal kırıklığı...
-... .. Korku sevgiyi bastırır. ... ..
-... .. “zararlıyı biriktirmek, patlamayı hızlandırmak demektir”. ... ..
-... .. düşünülmesi gereken çok önemli bir boyut da duygusal boşluğun, sözlü ve fiili şiddetin ve ilgisizliğin yol açtığı ahlâki dejenerasyon. Sürekli acı ve aşağılayıcı sözlerle birbirinin gönlünü yaralayanların, sorunu düzeltmesi için çaba harcamadıkları veya çabanın yeterli olmamasından dolayı, cinsel hayatları da sekteye uğramaktadır. Giderek monotonlaşan
hayat gibi cinsel hayat da mecbur oldukları için kişileri bir araya getiren sıradan bir ritüele dönüşür.
-Hem duygu boşluğu, hem ilgisilik hem de giderek eziyet vermeye başlayan cinsel hayat, diğer sıkıntılara ilave olunca insanları savurmakta ve ailelerin dağılmasına sebep olacak facialr yaşanmaktadır. İş hayatında sürekli bayanlarla olan beyefendiler iş gereği diye Allah’ın koyduğu sınırları aşmışlarsa, bir aile babasına yakışmayan görüntüleri giderek normalleştirme çabalarıyla, artık bir iş hayatı tarzına dönüşmeye başlar.Yaşanan parantez içi ilişkiler, bir şekilde hissedilip ya da görülerek tespit edilince evde zaten ipleri zorla elinde tutan hanımefendinin, tahammülünün bitmesine sebep olur ki inanç ve değer yapısına göre, onda da bazı değer erozyonuna uğrama belirtileri göstermye başlar. Televizyon ve internet, aslında birer nimet olabilecekken teknolojiyi organize eden ellerin niyeti ve kullanıcıların seçimi doğru olmadığında, ailelerin  yıkılış mimarı olarak boy gösterebiliyor. Evin hanımefendisi de boş gönlüne göz kırpan alternatif ilişki biçimlerinden birini seçtiğinde, internette tanışmalar, çetleşmeler, görüşmeler, buluşmalar derken, beyefendinin gece kalmaya ayarlı iş toplantılarına, hanımefendinin çetleşme görüntüleri de eklenince, ikisi de yanlış yola sapıyor. Aile ve insanlık haklarına yakışmasa da çarpık ilişkiler boy göstermeye başlıyor. ... ..
-Bu noktada insanlar Allah’la olan bağlarının gücü nispetinde direnç gösterebilirler. Fakat karşımızdakinin de insan olduğunu, belli bir tahammül gücü bulunduğunu, ahlâki yozlaşma olmazsa bile duygu kırıklığı içinde ve srekli itilip kakılarak hayatla bağlantısının çoktandır kopuk olduğunu hatırlayalım. Uzun yıllar baş edemediği huzursuzluk ve mutsuzluk neticesinde artık sabredemediği için kişiler”Ne olacaksa olsun, artık çekemiyorum!” noktasına gelir ve yirmi-yirmi beş yıllık evlilikler kopabilir. Şimdiya kadar zaten zoraki bu yıllara gelmiş ve hayattan kopuk yaşanmıştır o en güzel yıllar. Artık dayanacak gücü kalmayınca, çocuklar da büyümüş olur ve “Bu iş burada biter!” deyip bitirir..
-... .. Babasından görmediği ilgiyi görmek için yaşlı erkeklere ilgi duyan kızlardan, babalık rolünü yanlış bir aktörden oğullara varıncaya kadar bir dizi yanlışlık, körpe zihinleri bloke ediverir. ... ..
-Anne-babanın boşluğunu, yanlış alışkanlıklar ve yanlış arkadaşlıklar doldurur. Eşlerin aralarındaki boşluğumutsuluk ve hatalar doldurur. Ailede üyeler güzel ilişkilerle güçlenmeli iken; kötü ilişkilerle aralarındaki bağlar ve muhabbet zayıflar.
-Hayat hep seçimlerden ibaret.
-Öyle ya da böyle olması gerektiğini, bellibir anlayışa göre seçeriz. Bu anlattıklarım sizin hayatınızda olmayan gerçekleri içeriyor olabilir. Bilelim  ki bunlartahmin ya da zan değildir. Toplumun çoğu kesimlerinin yaşadığı gerçeklerdir.
-Böyle olmamak için ne yapılması gerektiğini bilmek, çevremizde böyle yaşayan ve ne yapacağını bilmeyenlere karşı, bizim kendi saadetimizi muhafazamız açısından da önemlidir.... ..
-Siz aile fertlerine karşı para kazanmanın dışında ne yapıyorsunuz? ... ..
-Size düşeni siz gayret edip yapmadan, bunu sizin adınıza kimsenin yapmayacağının farkında mısınızı? ... ..
-... .. aile de mutluluk gözlerden okunmazsa sözlerden hiç okunmaz. ... ..
-İnsan değerlidir bu sebeple değer görme en baş ihtiyacıdır. Her şeyi olan ve değer görmeyen bir hanımefendi, değer göreceğini düşündüğü şeyleri keşfetmeye çalışır ki; bunun içinde bazen (inanç durumuna göre) hiç de hoş olmayan şeyler olabilir. Sevgi değer gördüğü yere akar.
-Öyleyse eş olarak sizden değer görsün ki sevgi de size aksın. İhtiyaçları kabarıklaştıkça sıkıntılar da buna paralel olarak kabarır. Bir de bakmışsınız ki psikosomatik hastalıklar boy göstermeye başlamış. Çünkü ihtiyacı giderilmemiş organizma sıkıntı üretir.


*Hayat Filminden Kurtarıcı Kareler ıı  – Saliha Erdim

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder