23 Aralık 2014 Salı

Aile içi iletişimde ‘evet’in gücünü keşfetmek *

-... .. Mesela  bir eşin, diğer bir eşe “Bu ay evimize yeni mobilyalar alalım mı?” sorusuna karşı, eşin “Hayır, almayalım; çünkü bu ay çok zor durumdayız!” şeklinde iletişim kurması ile, “Evet, ben de almak istiyorum, ancak bu ay çok zor durumdayız” şeklindeki mesajı arasında oldukça büyük fark vardır.
-Birinci cümleye muhatap olan eş, ‘hayır’ kelimesini ilk duyduğu an, cümlenin geri kalan kısmını önyargı ile dinleyecek, belki de kendisinin de hak vereceği “Bu ay çok zor durumdayız!” mesajını yeterince duyarlı bir vaziyette

Dolaylı benlik saldırısı *

-... .. Mesela duyguların kontrol edilemediği, öfkenin üst  olduğu anlarda, eşlerden biri diğerini  ‘incitmeden’, öfkesini daha fazla “körüklemeden” ve iletişimi en alt seviyeye indirmeli. Zira öfkeli anlardabulunacak çözümler çoğu defa faydalı çözümler olmayacağı için, öfkesini kontrol edebilen eş, muatabının öfkesinin yatışmasını beklemelidi.
-... ... öfke anında iletişim devam ettirmek oldukça yanlış bir davranıştır.

İletişimde ’negatif tetikleme’ nedir? *

-... .. “Derslerine çalışmazsan, adam olmazsın! (Sen)”
-“Neden artık her akşam eve geç geliyorsun? (Sen)”
-“Yemeği güzel yapmamışsın! (Sen)”
-Bu ve benzericümlelerin içinde saklı bulunan, hedef gösteren ve negatif tetiklemeyi amaç edinen ‘sen’ hitapları karşısında kişi benliğini korumak için savunma mekanizmasını kullanacak ve muhtemelen kendisini savunurken karşı taraf ile çatışmaya girecektir. ... ... İşte bu yüzdendir ki, ... .. negatif tetikleyici ‘sen’ ifadesi ile mesajlar vermemek gerekir. ... ..
-Eğer aile içinde doğru

14 Aralık 2014 Pazar

Önemli öncelikli *

-... .. Erkeğin önceliği evi ve işidir. Kadının önceliği de aynı şekilde... İşteki mecburiyetler ne olursa olsun eş ve çocuklar mümkün olduğunca öncelenmelidir. Yapılan planlar, eş ve çocuklar öncelenerek yapılmalıdır. Bazı mecburiyetler söz konusu olduğunda ertelenebilecek olan eş ve aile, bir sonraki adımda hemen telafi edilmelidir. ... ..
-... .. Kadının da erkeğinde kendi özellerinde oturup hayatlarındaki önceliklerini yeniden belirlemeleri lazım. ... ..
-... .. Bizi ayakta tutan, hayatın kendileriyle anlam kazandığı ve Yaratıcımızın da ilk

Stres *

-... .. Her şeyin azının iyi, fazlasının zararlı olmasında olduğu gibi, olaylar karısında yaşadığımız hafif stres önemlidir ve hayat koruyucudur. Daha dikkatli ve uyanık olmamızı sağlar. Yaşadığımız stres süre olarak uzar, artar ve daha kronikleşirse, işte o zaman kısa vadede ve uzun vadede zarar görmek kaçınılmazdır. ... ..
-... ..Yaşadıklarımız çoğunlukla isteklerimizle örtüşmez ve işte o zaman “stres”içine düştüğümüz bir durum oluşur. Öncelikle kendi kaderimizi kendi elimize almak, stresle başa çıkmak için önemli bir adımdır. Yani suçlamayı bırakıp “ Durum bu,

Tek taraflı bitirmek olur mu? *

-... .. karşısındakine ne istediğini ifade etmedenonun anlamasını beklemeden, beklentileri karşılanmadığında da (karşılanması zaten mümkün olmadığından) karşı tarafı suçlayarak yaşamayı alışkanlık haline getirmişinsanlardan behsediyorum.
-Bir insanın, istediği şeyi en doğru şekilde anlatma becerisi olsa da karşı tarafın yine de kendince anlayıp karşılk verdiği bir dünyada yaşamaktayız.
-Siz bu gerçeği yok sayarak “beni, seven adam veya kadın beni gerçekten seviyorsa, ne istediğimi, ... .. nelerden hoşlanıp nelerden hoşlanmadığımı ben söylemeden anlamlı ve

Eşlerin evliliğe dair beklentileri *

-... .. Öncelikle insan kendisine değer veren, kendisine bağlılık hisseden bir eş ister. Bu eşle birlikte kendisini geliştireceğine inanır. Şefkat görecektir.... Sevilecektir... Ve değerli olacaktır... Bu beklentiler bir yere kadar karşılanmazsa, mutsuzluk iki taraf için de kaçınılmazdır. ... ...
-... ..”Eş olmak ya daiyi bir eşe sahip olmak, onaylanmış cinselliği kolaylaştırır.” Da ayrı bir beklentidir. Beklenilen

Son çağrı *

Bireysellikten birlikteliğe
-... .. Evin dışında geçirilen zaman arttıkça, ebeveynler ve çocuklar arasındaki iletişim de azalıyor. Gençlere sorulduğunda, anne babalarıyla yüz yüze bakmak zorunluluğunda olmak istemediklerini söyler oldular. Evdeyken de odalarına çekilmek istemeleri ya da salonda otururken bile cep telefonlarıyla oynamaları durumun vahametini

Senden adam olmaz *


-... Anne babanın seçenek sunarak zamanında geri çekilmesi, ergene her durumda yanında olduğunu söyleyerek net bir tavır içinde olması gerekir. Net olmakla saldırgan ve tahakküm edici olmak  karıştırılmamalıdır. Doğru olduğuna inanılan bir düşünce  davranışı dayatmak, uyum sağlamadığında eleştirerek yargılamak ve zaman zaman onu aşağılamak arasında fark vardır.
-Anne babanın, aralarında net ve tutarlı

Hafta sonu kâbusları *

-Kapitalizm kazandı! Hepimiz birer alışveriş canvarı olduk. Ve dünyaya yeni gözlerini açan çocuklarımız ne yazık ki bu çarkın içindeler. Ne dünyanın nereye gittiğinden ne de hayatın akışından haberli, elimizde kredi kartları, alışveriş merkezlerini tavaf ediyoruz....
-.... şöyle büyük bir alışveriş merkezine uğrayın ve hiçbir şey almadan sadece insanlara bakın: ... Ortada dolaşan çocuklar, annesinin

Gençlik bir kere yaşanır *

-... ..Gençler, en değerli hazineleri olan gençliklerini “sonraki yaşamlarında kullanmak üzere geliştirmeyi” bir kenara bırakmışlar ve günlük oyalanmaların içinde eriyip gidiyorlar. Çocukluğun saf dünyasından (ki çocukluğun ne kadar saf kaldığı ayrıca bir tartışma konusu) ayrılalı çok oldu; modernizmin hoyrat dünyasında kaybediyoruz gençlerimizi.
-Kafe köşelerinde sevgili edinmeye çalışırken ya da edindiği sevgilisine mesaj atmaya uğraşırken görüyoruz gençleri. Yahut sevgilisinden ayrılmış

En büyük hediye *

-... ..Hemen her münasebetle herkes birbirinden hediye bekler oldu. Özellikle de eşler. ... ..
-Eğer yanınızdaki adam/kadın, her sabah uyandığında kendisi için verilmiş zamanı kendi zevkleri için değil, sizin için verebiliyorsa, en büyük hediyeyi her gün alıyorsunuz demektir.
-En sıcak duygularımızla karşımızdakinin varlığını hayır görerek, onu olduğu gibi, kompleksleriyle, hatalarıyla kabul

13 Aralık 2014 Cumartesi

Çocukluk erozyonu *

-... ..Bugün teknolojinin içinde doğan çocuklarımızbüyük bir erozyana maruz kalıyorlar. Anneler dışarının risklerine göre daha risksiz buldukları televizyonu bir çocuk bakıcısı olarak kullanmaya başlayalı çok oldu. Televizyonun verdiği yoğun uyarıcıyla büyüyen, televizyonun karşısında yemek yedirilen ve çizgi filmlerle uyutulan çocuklar, dikkat eksikliği sorununun yoğun bir şekilde yaşamaya başladılar. ... ..
-Çok fazla uyarana maruz kalan çocuklar zekâ olarak gelişiyor, çabuk öğreniyorlar,

12 Aralık 2014 Cuma

Kûs-ı Rıhlet Çalınsun *

-İmar Bakanlığı tarafından hazırlanan rapora göre, İstanbul’a beş yılda 238.000 kişi akın etmiş. Bu akın aynı tempo ile devam ederse 1980 senesinde bu nüfus dört milyonu aşacakmış. ... .. .. Divan vesikaları arasında bu akını önlemek için serdedilen fermanlardan ikisinin hülâsasını veriyorum:
-... ..”Âsitane-i aliyyemde serseri gezip sokaklarda kalabalık eyleyen,itişip kakışan işsiz güçsüz kimseler hemen yakalanıp gümrük emini marifetiyle posta posta kayıklara bindirilip vilâyetlerine gönderilsin. Kaçıp gelenler hapis ve tedip olunsun. Sene 1176 (1567).
-İkinci ferman...

Evvel zaman içinde İstanbul *

Ragıp Akyavaş’ın kızı Prof. Dr. Beynun Akyavaş’ın kaleme aldığı önsözden ve sonrasında kitaptan kısa alıntılar :
-... ..Babamın vazifesi itibariyle vazifesi itibariyle gittiğimiz Şam şehrinde Saint-Vincent-de-Paul Fransız mektebinde okudum Bu mektebin orta kısmından çıktıktan sonra Soğukçeşme Askerî Rüştiyesinde, Erzincan Askeri İdâdîsinde, sonra Harbiye’de (Pangaltı)  tahsil gördüm. 1328 (1912) yılında zâbit (mülâzım) çıktım, Şam’daki 8nci Kolorduya tayin edildim. Balkan Harbine katıldım. Bolayır cephesinde kolumdan, omuzumdan ve ayağımdan yaralandım. ... ...Sonra Hicaz isyanı, ... Kudüs’te hastanede

Kadın erkek fark etmez, bunlar iyi geliyor *


-Kendinize zaman ayırın.
-Ailenizle ve dostlarınızla iletişiminizi gözden geçirin. Kendinizi güvende hissedebileceğiniz ortamlarda bulunun.
-Uykunuzdan ödün vermeyin.
-Doğru beslenin.
-Spor ya da yürüyüş yapın.
-Duygu ve düşüncelerinizi kağıda dökün.
-Evde ve iş yerinde mantıksız taleplere hayır demeyi öğrenin.
-Mutlaka egsersiz yapın.
Doğru ve derin nefes almayı öğrenin.
-Stresle, sigara veya alkol içmek ya da

8 Aralık 2014 Pazartesi

Bir sınır yoksa hiç sınır yoktur *

-... .. Her şeyin planlı ve saatli olduğu bir ailede yetişmişsek            ya ailemizden nefret eder ve kendi çocuklarımız için tüm sınırları yıkarız ya da aynen ailemiz gibi olur sınırları kendi çocuklarımız için yeniden kurmaya kalkarız. ... ...
-“Hayır!” demeden, keş çatmadan çocuk yetiştirmek adına, sinir krizleri içerisinde, sadece kendi benlikleri çerçevesinde büyüyen çocuklarımız var şimdilerde. Sonlarını bilemiyoruz, ... .. Ama annelerin ağzında çıkan tek kelime var, o da: “Peki evladım, sen bilirisin.” ... ..

7 Aralık 2014 Pazar

Yıldızlararası-Interstellar


Film neredeyse üç saat sürüyor. Özellikle ikinci yarıyı izlerken yorulduğunuzu hissediyorsunuz.  Filmin sonunda; hızla değişen sahnelere kendinizi kaptırdığınızın, oyuncularla birlikte zorluklara katlandığınızın, tehlikeler karşısında onlarla  birlikte efor sarfettiğinizin farkına varıyorsunuz.
Bazı sahneleri anlamakda güçlük çekebilirisiniz. ...
Filmin maliyetinin 165 milyon dolar olması dikkat çekici.
Teorik fizikçi Prof. Kip Thorne, kütleçekim fiziği, Charles Misner ve

Ailede kaybeden dışarıda kazanabilir mi ? *

Ehem mi, mühim mi? **
-... .. Bazen önceliklerimizi karıştırdığımız olur. Önemlilerle önemsizleri ayırmak her zaman zor olmasa da önemli ve öncelikli olanı birbirinden ayırmak ve diğerini erteleyerek öncelikli olanı gerçekleştirmek her zaman zor olmuştur. Karar verme aşamasını geçsek bile suçluluk duygusuna yakalananırız bir adım sonra.
-Mesela iş ile ilgili bir toplantıya çoğumuzun veli toplantısının çakıştığını düşünün; ... ..
-Önce ailedir, başlanacak olan yer.

Sensiz de olur *

-O kadar önemsediğin işin, sen olmadan asla olmaz zannettiğin çoğu şey, sen olmasan da olmaya devam edecektir. Eğer insanlarsenin varlığından çekiniyorlarsa, sen varken kendileri olamıyorlarsa ve sırf senden korktukları için her istediğini yapıyorlarsa seni sevdiklerini zannetme.
-Sen onları gerçekten kalpten sevmiyorsan, onarın da seni sevmelerine izin vermezsin. Kendine yalan söylemeye başlaman, herkesin sana yalan söylediğini de zannetmene
başladığın andır. ... ..
-İlişkilerde küsmenin,

5 Aralık 2014 Cuma

İnsan sevdiğini hiç üzer mi? *


-... .. .. birbirimizden gelebilecek olan hakikatlere de bir türlü açamıyoruz kendimizi. En büyük etken korkularımız oluyor, aramızdaki savaşı bitirmemek için. Sulh ilan eder, mutlu olmanın haklı olmaktan daha önemli olmadığına inanırsak, daha fazla istismar edileceğimizi zannediyoruz. Sırf korkumuz yüzünden bugünü yanlış yorumluyor, bugünü kaçırıyoruz. “Kalkanlarımızı indirirsek savunmasız kalacağız” diye, sokak kedileri, gibi tüylerimiz diken diken hırlaşıyoruz çoğu kere. ... ..

3 Aralık 2014 Çarşamba

İnsan neden küser *


-... .. Sonuçta küsmek, bir çaresizlik göstergesidir. Durumla baş edemeyişin göstergesidir. Güç toplamak ve durumu değerlendirmek için elinizden gelmiyorsa bir miktar küsebilirsiniz. Fakat uzatmayın, sonunda zararı size de dokunacaktır. Hatta sizinle bağlı olanlara da ... Grip virüsü gibi  küsmeyi yayan taraf olabilir ve tüm sisteminizi küskünlüklere dönüştürebilirisiniz. ... ..

2 Aralık 2014 Salı

Hayatın bu yüzü ...




Bir Kadın, Bir Erkek: İki Ayna *


-Kadın da erkek de aynı insan malzemesinden yapılmış ama birbirinin eşi ve tamalayıcısı olsun diye farklı özelliklerle donatılmış iki varlık aslında. Biz böyle bir bakış açısıyla bakamayıp, kendi yapamadığımız ama idealleştirdiğimiz davrnış modellerini diğerinden beklemeye, hatta onu zorlamaya başladığımızda ipler kopuyor. ... ...
-Kadına da erkeğe de birbirini anlasınlar diye ortak duygular da
verilmiş, birbirlerini tamamlasınlar diye ortak olamayan duygular da verilmiş.
-O zaman

30 Kasım 2014 Pazar

Zaman geçince ...


Beni fark ediyor musun? *

Zannetmeyelim ki ihytiyaçlarımız yemek içmekle sınırlıdır ve bu ihtiyaçlar giderildiğinde her şey yoluna girecektir.






Aynı evde iki yabancı *


-... .. Samimiyetin kaybolduğu ve özenin olmadığı ilişkiler, aynı evde yabancılaşan insanlar üretiyor. Bir tarafın hep kendini haklı gördüğü ve karşı tarafın da hep haksız görüldüğü bu durumda, bir süre sonra aynı evde yaşayan iki yabancıya dönüşüyor. Kendimiz için en geniş açıdan kullandığımız affediciliği, eşimiz için nedense en darından kullanıyoruz. ... ..
-... .. Bize ne mi oluyor? Biz zaten hep iyi olan taraftık! Kötü olan da zaten gitti. Oyun da

Kendimize sormak *


-... .. Eşler arasındaki ilişki aşırı yakınlaşmaya doğru gidiyorsa, bu yakınlaşma merkezkaç etkisi doğurarak eşlerden birisinin bu yakınlaşmadan sıkılıp ayrılmasıyla sonuçlanabilir. Birlikteliğin boğmaya başlaması ve tarafların birisinin bireyselliğini kaybediyor olduğunu düşünmesi bir kaçışı doğurur.
-... ... eğer insansa söz konu olan, hiçbir zaman genelleme yapamayız. Her zaman istisnaları vardır. Ama bilmek ve bilgiyle
hâllenmek, kaçmaktan daha iyidir çoğu kere. ... ..
-... .. Bilmek için, fark etmek için..... Kokmak için, telaşlanmak için,

Mutluluk-mutsuzluk *

-... .. İnsan sayısınca doğru olduğu, daha doğrusu doğrunun algılanışının farlklı olduğu gibi, her insana göre de mutsuzluğun nedenleri de farklı farklı.
-... .. verilenlerin farkında olmadan, verilmeyenlerle uğraşıyoruz. ...

Yaradandan istemek *


-... .. Hayatta yapmak istediğimiz o kadar çok şey var ki... Birkaç kez deniyoruz, birkaç kez daha... Sonra bakıyoruz ki olmadı, vazgeçiyoruz. .... Çünkü ümidimizi kaybetmiş oluyoruz çoğu kere.
-Kendimizden ümidimizi kestiğimizde sahibimize, sahibimizin  bizim için yazdığı kadere kızmaya başlıyoruz. En sonunda da her şeye kızan, kendisiyle bile geçinemeyen,
kızgın ve küskün ruhlara dönüşüyoruz.
-Oysa elimizde yapabilme gücü değil, verileceğine dair sonsuz bir güvenle isteme, daima isteme yeteneği

27 Kasım 2014 Perşembe

Kendisi hep haklıdır *

Kendi yüce varlığına hayran ola ola
-Her zaman kendini haklı görmek, kişinin kendisini hiç hata yapmaz olarak kodladığının bir göstergesidir. Bir insan düşünün ki hiç hata yapmıyor. O zaman onun insan olduğundan şüphe etmek lazım. İnsan hata yapar çünkü. Hatalarıyla öğrenen bir yapıda yaratılmış insanın kendisini hiç hata yapmama üzerine kodlaması en büyük hatasıdır zira.... ..
-Kendisi hep haklıdır ve karşı taraf çoğunlukla haksızdır. Zaman

Evlenme niyetinde misin? *


-... .. Bir ilişki başlatmak, bir insanla evlenme niyetiyle konuşmak, karşınızdaki insanın size dair hayaller kurmasına neden olur. Siz kendi gelgitleriniz de bir gidip gelirken; bir evlenmeyi isteyip bir evlenmekten korkarken, diğer insan darmadağın olmaya başlayabilir.
-Ne istediğinden emin olmak önemlidir. Yola çıkmanızı sağlar. Ancak bir o kadar önemli olan ikinci şey de istediğinizde kararlı olabilmek ve aklınızın getirebileceği zanlara karşı, evrenin sahibine güvenerek yola devam etmenin ne kadar

26 Kasım 2014 Çarşamba

Denizleri seviyorsan dalgaları da seveceksin *


-... .. Her şeyi kılıfına uyduruyoruz. Bazen dinin doğrularını, bazen geleneksel düşünceyi, bazen de toplumsal eğilimleri ön plana çıkarıyoruz isteklerimizin meşruiyetini kanıtamak için. İsteklerimiz olmayınca da üzülüyoruz.
-Hiç durup da “İsteklerim gerçekçi mi? diye kendimize sormyoruz. Gerçekçi olan isteklerimizin de bir bedeli olabileceğini, bir emekle elde edilebileceğini hesap etmiyoruz.
-... .. Hayatlarımız hep aynı sokaklara çıkıyor sonra ya da

Suyun öbür tarafından

 bir akrabamız: Kırım Tatarlarından Aliya Yakubova (Алие Якубова) bir halk şarkısını söyluyor.
YOSMAM
Kemençemin telleri
Yosmam, bağlamadır bağlama
Gidersem de gelirim
Yosmam, benim için ağlama
Cevizin kabuğundan
Yosmam, ellerin boyalandı
El kız senin sevginden
Yosmam, yüreğim yaralandı
Atma da beni vurma da beni,
Yazıktır bana
Belindeki kurşunları,
Saklada düşmana

25 Kasım 2014 Salı

EVLİLİKTE SEVGİLİ KALMA TAKTİKLERİ *

Prof.Dr.Nevzat Tarhan
Aşk, mangaldaki ateş gibidir. Bu ateşi canlı tutmayı başarabilmelidir çiftler.
Genelde kişi evlendikten sonra erkek kendini işe, kadın ise ilgisini çocuklarına verir, ilgi yatırımı azalır ve bilgi transferi bozulur. İletişim, duygu ve zaman paylaşımı azalır eşler arasında. Azalınca da düşünce manasında kuşku virüsleri, evliliği kemirmeye başlar.
Evlilikte ikinci aşama olan güç ve kişilik çatışmaları belirir. İlk aşama romantiklik, son aşama ise bağlılık dönemidir. Ayrıca ikinci dönemde taraflar sağlıklı ilişki kurabilirse bu dönem
sorunsuz geçer ve bağlılık dönemine

23 Kasım 2014 Pazar

Sykes-Picot Antlaşması *

-Birinci Dünya Harbi dönemini inceleyen araştırmacıların üzerinde durduğu senaryolardan birisi: 16 Mayıs 1916’da Britanya adına Sir Mark Sykes ile Fransa adına George Picot’un imzaladığı gizli Sykes-Picot Antlaşması’na göre Ortadoğu, Fransa ve Britanya’nın otorite alanlarına ayrılıyor, Filistin de Fransa’nın payına bırakılıyordu. Bu durum, Britanya’nın hoşuna gitmiyordu çünkü bu hat, Britanya’nın sömürgelerine giden Hindistan Yolu’nun
Rusya’ya ve Fransa’ya karşı korumak açısından önemliydi. Ancak 1915’in Nisan ayında Gelibolu’da yaşanan hezimetten sonra, Britanya Fransız

20 Kasım 2014 Perşembe

“Adam gibi adam”, “Kadın gibi kadın” olabilmek *

-İyi bir ilişki için iki iyi insan gerekir. Ancak iki iyi insan bir araya gelip de bir süre sonra her şeyi olruna bırakmaya başladılar mı, ne yazık ki iki iyi insanın kötü bir ilişikisi olmaya başlar. Dışarıda gayet iyi olan bu insanlar, evlerinde ve ilişkilerinde birbirlerine yapmadıklarını bırakmazlar.
-Herhangi bir ortak mekanı paylaştığımız insana karşı bile bir sorumluluğumuz vardır. Hatta bir otobüs yolculuğunda yanınızda oturan kimsenin üzerine kaykılamaz, uyurken homurdanamaz, yanında uygunsuz davranamazsınız.
-Fakat nasıl olursa olur;

Daha iyi, iyinin düşmanıdır *

-... .. Daha iyiye vehmettiğimiz her şey bir vehim yalnızca. Gerçekliği yok ve biz de “daha iyi, daha iyi” derken, bir vehme esir ediyoruz kendimizi.
-Elimizden geleni yapmak ve sonrasında olana razı olmak, gerçek kabulün ve mutluluğun tek yolu gibi görünüyor.
-İyi olan iyidir. Eksikliğiyle iyi, iyidir.  ... .. Bize yol arkadaşı olcak bir eş, güzellik yarışmasında dereceye oynayacak bir manken değil. Ayağımızı yerden kesecek bir araba, statü göstergesine dönüşecek bir kriter değil.
-Amaçlar ve ve araçlar birbirine karıştığında,

15 Kasım 2014 Cumartesi

Evlilik mi İş Arkadaşlığı mı? *

-Gün içinde yoğun trafik, iş telaşı, müdür kaprisi derken, erkekler eve döndüklerinde içleri geçmiş oluyor. Yemekten sonra kendilerini koltuğa kadar sürükleyebilmişlerse kendilerini şanslı sayıyorlar. Ondan sonra biraz uyku faslı, biraz televizyon ve ... ..
-Ertesi sabah telefon alarmıyla bir önceki günün tekrarı ....
-Bir de e-postalar var. Onlara da bakmak lazım! ... .. bir de Twitter, Facebook hesabınız ... ..
-Her şey güzel, herkes memnunsa sorun yok! Ama aynı zamanda yatamayan eşlerin 
 bozulan cinselliği bin türlü cinsel problemi beraberinde getirir. Biyolojik yapı

9 Kasım 2014 Pazar

Amacını belirle *

Beyin kullanma klavuzu-madde 7
Hayatında, uğrunda yaşanmaya değer bir amaç ve çile çekmeye değer bir hedef bulundur. Amacı olmayan beyin programlanmamış bir beyindir ve dış etkiye çok açıktır. Amaçlar yakınlarda bir yerlerde duruyor. Belirle!

*Üsküdar Üniversitesi-Beyin kullanma Klavuzu

Bilinçli olduğunu fark et *

Beyin kullanma klavuzu-madde 6
En azından bu yazıyı okuyor olman bileyerinde bir bilince sahip olduğunu gösterir. Beyinde binlerce nöron iletişime geçerek senin bilincini oluşturur.

*Üsküdar Üniversitesi-Beyin kullanma Klavuzu

8 Kasım 2014 Cumartesi

Uykunun önemini algıla *

Beyin kullanma klavuzu-madde 5
Uyuduğun zaman beyninin büyük bir bölümündeki nöronlar uyanık zamanlardan daha fazla çalışır. Düzenli uyku öğrenme kapasiteni artırır. Gerekli bilgilerin depolanmasına, gereksiz bilgilerinse kolay atılmasına yardımcı olur. Algıla!
*Üsküdar Üniversitesi-Beyin kullanma Klavuzu

7 Kasım 2014 Cuma

Bilgi birikimini geliştir *

Beyin kullanma klavuzu-madde 4
Gereksiz bir bilgi beyinden kolayca atılabilir, önemli gördüğün deneyimler hayatın byunca sana yardımcı olur. Zaman içinde edindiğin bilgilerin önemini fark et ve bunları değerlendir. Beyin sana bu imkanı sunar.Bu imkanı değerlendirdikçe zekan da gelişmiş olur. Geliştir!

*Üsküdar Üniversitesi-Beyin kullanma Klavuzu

6 Kasım 2014 Perşembe

Duyguların merkezini keşfet *


Beyin kullanma kılavuzu - madde 3

Beyin sadece bilgi depolayan bir mekanik değil. Kalple bağdaştırılan hislerin merkezi de beyin. Duygular, motivasyonlar, umutlar, korkular, heyecanlar ... Sinirli veya güler yüzlü insanlara vereceğin tepkilerin nasıl olması gerektiğine önce beyin karar verir. Arkadaşınla sevgilin arasındaki ilişki farkını şekillendirip ona göre ilişki kurarsın. Hayat tecrübelerine bağlı olarak korkacağın nesne veya olaylara yine beynin sana yolladığı sinyallerle karar verirsin. Bu sinyalleri kontrol etme gücü sana ait. Keşfet!
*Üsküdar Üniversitesi-Beyin kullanma Klavuzu

Öngörülere sahip olduğunu farket *

Beyin kullanma klavuzu-madde 2
Bilim adamları senin beyninin geleceğe dair öngörü yeteneği olduğu konusunda hemfikir. Yarın ne giyeceğinden beş sene sonra kendini gördüğün yere kadar birçok gelecek planını zaten yapabiliyorsun. Bunu değerlendirmek yine senin elinde. Beynin bu konuda sana imkan tanıyor. Fark et!
*Üsküdar Üniversitesi-Beyin kullanma Klavuzu