22 Ocak 2014 Çarşamba

Kenan Evren*


1977 yılında Sancar’ın süresi dolacak ve yerine iktidarın isemediği Ersun Genelkurmay Başkaı olacaktı. Bu nedenle darbe hazırlıı iddiasıyla Org. Ersun görevden alınıp onun yerine iktidara yakın bir adayın kara kuvvetleri komutanı olması sağlanacaktı.
Ersun’nun görevden alınmasından sonra kara kuvveleri komutanı olabilecek
üç aday vardı. Bunlar kıdem sırasına göre 1. Ordu K. Org. Adnan Ersöz, 2. Ordu K. Org. Şükrü Olcay ve 3. Ordu K. Ali Fethi Esener’in Gürler olayında ortaya çıktığı üzere iktidara yakın olduğu biliniyordu. Nitekim teamüller gereği
en kıdemli orgeneral olan Ersözün atamasının yapılması beklenirken hükümet en kıdemsiz olan generalin, yani Esener’in kararnamesini Cumhurbaşkanı’na göndermiştir. ... Korutürk  daha kıdemliler varken Esener’in atamasını “ordunun hiyerarşik bir düzeni vardır, bu düzeni bozdurmam” diyerek geri çevirmiştir.  Oysa aynı Korutürk bir yılönce iki orgeneral varken bir korgeneral’in hava kuvvetleri komutanlığına atanmasını onaylamıştı.   .. .. ...  Tarafların inatlaşması üzerine 2 Haziran’da boşalan kara uvvetleri komutanlığına bir türlü atama yapılamamış ve  30 Ağustos’ta her üç general görev sürelerini doldurdukları için otomatik olarak emekli olmuşlardır.  Kara kuvvetlerine hiyerarşiye göre bu orgenerallerden sonra gelen ama o ana kadar hiç
adı geçmeyen Ege Ordu Komutanı Org. Kenan Evren komutan olarak atanmıştır. Böylece emir-komuta zincirine uygun olarak gerçekleşecek 12 Eylül Müdahalesi’nin lideri de belirlenmiş oluyordu.
* Askeri Müdahalelerin Orduya Etkisi-Hiyerarşi Dışı Örgütlenmeden Emir komuta Zincirine -Doğan Akyaz

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder