7 Şubat 2014 Cuma

Savaş sonrası sivil-asker ilişkileri perspektifleri*

I. Dünya Savaşı’nın başladığı yıllarda, tarih, rayından çıkarak doğal seyrini kaybetmiştir. ... “hür insanların oluşturduğu dünya devletine doğru ilerleyemeden, kışla-hapishane devletin, kasta dayalı toplumsal sistemleri yeniden kurumsallaştırdığı bir dünya düzenine doğru” ters
dönüş yapmıştır. Tarihteki bu kesinti veya yön değişimi sonucu, “günümüzde, tüccar hakimiyetinden, asker hakimiyetine doğru” bir yönelim olmuştur. Savaşlar bu yönelimi hızlandırmakta, hatta “savaş tehdidinin sürekli varlığı dahi tarihin
serinde tersine dönüş ihtimalini artırmaktadır..... ...
.. Kışla-devlet, hem Amerika Birleşik Devletleri,
hem de Sovyetler Birliği’nde, Soğuk Savaş’ın uzun süreli mevcudiyetinin kaçınılmaz bir ürünü olacaktır. ... ...
Kışla-devlet gücün .. merkezileştirilmesini öngörür. .... .. Demokratik kurumlar lağvedilir veya törensel bir niteliğe bürünür. Yetki yukarıdan aşağıya doğru iner; astların girişimde bulunmasına hoşgörülye bakılmaz. ...  .. Teknoloji, sanayi, bilim ve işgücü savaş gayelerine göre düzenlenir....
*Asker  ve Devlet – Samuel P. Huntington

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder