-...
.. İnsan zannediyor ki eşi değişse herşeyyoluna girecek. Kayınvalidesi değişse
eşiyle ilişkisi mükemmel olacak. Çocuklar değişseler, söz dinleseler,
anne-babnın istediği gibi olsalar anne-baba mutluluktan uçacak. Hepsi yalan.
Mümkün olmadığı için değil, mükün olsa da yalan.
-Değiştiremeyeceğimiz
için değil, sadece dübya değişse de biz değişmeden dünyamıza
mutluluğun gelmeyeceğini, yerçekimnin gerçekliği gibi algılamadığımız sürece mutluluk bize uğramayacak. Çoğumuz, kendi zanlarımızın mahkûmuyuz.
mutluluğun gelmeyeceğini, yerçekimnin gerçekliği gibi algılamadığımız sürece mutluluk bize uğramayacak. Çoğumuz, kendi zanlarımızın mahkûmuyuz.
-Bir
sevgilim olsa. Hayalini kurduğum son model bir arabam olsa. Tatilde beş yıldızlı
otele gitsem; deniz, kum, güneş... Çocuklarım bir an önce büyüseler. Zayıflasam,
herkes bana imrense....
-...
Aynı ben, algılama biçimim... İnsanlar ve olaylar ne kadar değişirse değişsin ,
sahip olduklarımın sayısı ne kadar artarsa artsın ben aynı olduktan sonra sonuç
yine aynı oluyor. Sonucun değişmesi benim değişmeme bağlı...
-..Mutsuzluğumuzun nedeni, çoğu zaman
hırslarımız ve kıskançlıklarımızdan besleniyor. Sürekli bir kıyaslama ve daha
iyisi olarak düşündüğümüz duruma veya şeye doğru koşma eğilimimiz, yaşadığımız
anın güzelliğini fark etmemizi engelliyor...
*Haz ve Hız Çağında İlişkiler - Nazlı Özburun
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder