7 Şubat 2015 Cumartesi

Hayata selam *

-... ..İlişkilerde küsmek, selam vermeyi bırakmak, karşıdaki insanı yok sayarak yaşamak, odayı ayırmak, yatağı ayırmak ilişki için zehir etkisi gösteriyor.
-Aynı eve gelip giden ama birbirlerine selam vermeyi kesenler ve sorunlarını birbirleriyle küserek çözeceklerine inanan çiftlere acilen söylenecek şey; küsmenin hiç bir işe yaramadığıdır. Küsmek, selamsız yaşamak ilişkiyi düzeltmek bir yana ilişkiyi daha da kötüye götürür. Karşılıklı bekleme ve içerleme dönemleri ardından yaşanan duygusal geri çekilmeler ve bombanın
patlaması...
-Küsmek belki de sorunun yaşandığı ilk şok anı için masum olabilir. Başka bir şey kalmadığında bir sığınak gibi görünebilir. Sonrasında –ki bunun limiti üç gündür- araya duvarlar örmekten başka, kin üretmekten başka bir işe yaramaz.
-İdeal olanı; insanî ilişkiyi devam ettirmektir, ne olmuş olursa olsun. Küsmek insani değildir. Küsmek ekonemik değildir. Anlaşılamayan konuda konuşmamak belki bir seçim olabilir ama küsmek ilişkiyi her zaman daha kötüye sürükler.... ...
-Evliliklerde ve genel anlamda toplumsal ilişkilerimizde hep küskünüz, hep birilerine kırgınız ya da birilerinden ayrıyoruz kendimizi. O zaman da en temel ihtiyacımız olan, varlığımızın onaylanması, sağlanamıyor. Ne biz onaylıyoruz ne de bizi onaylıyorlar. O nedenle yüzlerimiz düşüyor, sabah uyanmış olmanın çoşkusu kaplamıyor içimizi. Selam veremiyoruz, selam alamıyoruz, korkularımızla kurduğumuz dünyamızda sıkışıp kalmışısız.
-Hayattayız ama ölü gibiyiz. Aynı evde, aynı telefonun tiz sesiyle uyanıp sabaha ve yanımkzdakilere selam vermeden koşuşturmaya başlamamızın bedellerini ödüyoruz....

*Haz ve Hız Çağında İlişkiler - Nazlı Özburun

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder