İş hayatı ile aile
hayatı arasında dengenin bozulması... ve hayal kırıklığı...
-... .. Korku
sevgiyi bastırır. ... ..
-... .. “zararlıyı biriktirmek, patlamayı hızlandırmak demektir”. ... ..
-... .. düşünülmesi gereken çok önemli bir boyut da duygusal boşluğun, sözlü ve
fiili şiddetin ve ilgisizliğin yol açtığı ahlâki dejenerasyon. Sürekli acı ve
aşağılayıcı sözlerle birbirinin gönlünü yaralayanların, sorunu düzeltmesi için
çaba harcamadıkları veya çabanın yeterli olmamasından dolayı, cinsel hayatları
da sekteye uğramaktadır. Giderek monotonlaşan
hayat gibi cinsel hayat da mecbur oldukları için kişileri bir araya getiren sıradan bir ritüele dönüşür.
hayat gibi cinsel hayat da mecbur oldukları için kişileri bir araya getiren sıradan bir ritüele dönüşür.
-Hem duygu boşluğu, hem ilgisilik hem de giderek eziyet vermeye başlayan
cinsel hayat, diğer sıkıntılara ilave olunca insanları savurmakta ve ailelerin
dağılmasına sebep olacak facialr yaşanmaktadır. İş hayatında sürekli bayanlarla
olan beyefendiler iş gereği diye Allah’ın koyduğu sınırları aşmışlarsa, bir
aile babasına yakışmayan görüntüleri giderek normalleştirme çabalarıyla, artık
bir iş hayatı tarzına dönüşmeye başlar.Yaşanan parantez içi ilişkiler, bir
şekilde hissedilip ya da görülerek tespit edilince evde zaten ipleri zorla
elinde tutan hanımefendinin, tahammülünün bitmesine sebep olur ki inanç ve
değer yapısına göre, onda da bazı değer erozyonuna uğrama belirtileri göstermye
başlar. Televizyon ve internet, aslında birer nimet olabilecekken teknolojiyi
organize eden ellerin niyeti ve kullanıcıların seçimi doğru olmadığında,
ailelerin yıkılış mimarı olarak boy
gösterebiliyor. Evin hanımefendisi de boş gönlüne göz kırpan alternatif ilişki
biçimlerinden birini seçtiğinde, internette tanışmalar, çetleşmeler,
görüşmeler, buluşmalar derken, beyefendinin gece kalmaya ayarlı iş
toplantılarına, hanımefendinin çetleşme görüntüleri de eklenince, ikisi de
yanlış yola sapıyor. Aile ve insanlık haklarına yakışmasa da çarpık ilişkiler
boy göstermeye başlıyor. ... ..
-Bu noktada insanlar Allah’la olan bağlarının gücü nispetinde direnç
gösterebilirler. Fakat karşımızdakinin de insan olduğunu, belli bir
tahammül gücü bulunduğunu, ahlâki yozlaşma olmazsa bile duygu kırıklığı içinde
ve srekli itilip kakılarak hayatla bağlantısının çoktandır kopuk olduğunu hatırlayalım.
Uzun yıllar baş edemediği huzursuzluk ve mutsuzluk neticesinde artık
sabredemediği için kişiler”Ne olacaksa olsun, artık çekemiyorum!” noktasına
gelir ve yirmi-yirmi beş yıllık evlilikler kopabilir. Şimdiya kadar zaten
zoraki bu yıllara gelmiş ve hayattan kopuk yaşanmıştır o en güzel yıllar. Artık
dayanacak gücü kalmayınca, çocuklar da büyümüş olur ve “Bu iş burada biter!”
deyip bitirir..
-... .. Babasından görmediği
ilgiyi görmek için yaşlı erkeklere ilgi duyan kızlardan, babalık rolünü yanlış bir aktörden oğullara varıncaya kadar bir dizi yanlışlık, körpe zihinleri bloke
ediverir. ... ..
-Anne-babanın boşluğunu, yanlış
alışkanlıklar ve yanlış arkadaşlıklar doldurur. Eşlerin aralarındaki boşluğumutsuluk ve hatalar doldurur. Ailede
üyeler güzel ilişkilerle güçlenmeli iken; kötü ilişkilerle aralarındaki bağlar ve muhabbet zayıflar.
-Hayat hep
seçimlerden ibaret.
-Öyle ya da böyle olması gerektiğini, bellibir anlayışa göre seçeriz. Bu
anlattıklarım sizin hayatınızda olmayan gerçekleri içeriyor olabilir.
Bilelim ki bunlartahmin ya da zan
değildir. Toplumun çoğu kesimlerinin yaşadığı gerçeklerdir.
-Böyle olmamak için ne yapılması gerektiğini bilmek, çevremizde böyle
yaşayan ve ne yapacağını bilmeyenlere karşı, bizim kendi saadetimizi
muhafazamız açısından da önemlidir.... ..
-Siz aile fertlerine karşı para kazanmanın dışında ne yapıyorsunuz? ...
..
-Size düşeni siz
gayret edip yapmadan, bunu sizin adınıza kimsenin yapmayacağının farkında
mısınızı? ... ..
-... .. aile de mutluluk gözlerden okunmazsa sözlerden hiç
okunmaz. ... ..
-İnsan değerlidir bu sebeple değer görme en baş ihtiyacıdır. Her şeyi
olan ve değer görmeyen bir hanımefendi, değer göreceğini düşündüğü şeyleri
keşfetmeye çalışır ki; bunun içinde bazen (inanç durumuna göre) hiç de hoş
olmayan şeyler olabilir. Sevgi değer
gördüğü yere akar.
-Öyleyse eş olarak sizden değer görsün ki sevgi de size aksın.
İhtiyaçları kabarıklaştıkça sıkıntılar da buna paralel olarak kabarır. Bir de
bakmışsınız ki psikosomatik hastalıklar boy göstermeye başlamış. Çünkü ihtiyacı giderilmemiş organizma sıkıntı üretir.
*Hayat Filminden Kurtarıcı Kareler ıı
– Saliha Erdim
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder