-Birinci
Dünya Harbi dönemini inceleyen araştırmacıların üzerinde durduğu senaryolardan
birisi: 16 Mayıs 1916’da Britanya adına Sir Mark Sykes ile Fransa adına George
Picot’un imzaladığı gizli Sykes-Picot Antlaşması’na göre Ortadoğu, Fransa ve
Britanya’nın otorite alanlarına ayrılıyor, Filistin de Fransa’nın payına bırakılıyordu.
Bu durum, Britanya’nın hoşuna gitmiyordu çünkü bu hat, Britanya’nın
sömürgelerine giden Hindistan Yolu’nun
Rusya’ya ve Fransa’ya karşı korumak
açısından önemliydi. Ancak 1915’in Nisan ayında Gelibolu’da yaşanan hezimetten
sonra, Britanya Fransızmüttefiklerine daha bağımlı hale gelmişti ve Filistin’i Fransızlara bırakmak zorunda kalmıştı. Söz konusu anlaşmanın mimarı olan Mark Sykes ise bu tavizden dolayı ‘günah keçisi’ ilan edilmişti. Bitanya, Balfour Deklarasyonu aracılığıyla, Filistin’de Fransızların temsil ettiği Hristiyan çıkarları arasında bir denge kurmak istemiş olabilirdi. Mark Sykes’ın deklarasyonun ateşli taraftarı olmasının nedeni, muhtemelen Sykes Picot Anatlaşması’nı telafi etmek istemesiydi.
-Bu
tezin zayıf yanı, Britanya’nın aynı zamanda Haşimi Ailesi
(Mekke Şerifi Hüseyin ve oğulları) aracılığıyla, Arap kartını da oynamasıydı. Bilindiği gibi, Britanya’nın Siyonistlere verdiğitaviz, Araplara karşı durumunu güçleştirmiş, Britanya 1947’ye kadar, Filistinlilerle Siyonistlerin arasında dengeyi sağlamakla uğraşmıştı.
(Mekke Şerifi Hüseyin ve oğulları) aracılığıyla, Arap kartını da oynamasıydı. Bilindiği gibi, Britanya’nın Siyonistlere verdiğitaviz, Araplara karşı durumunu güçleştirmiş, Britanya 1947’ye kadar, Filistinlilerle Siyonistlerin arasında dengeyi sağlamakla uğraşmıştı.
*Öteki Tarih – Ayşe Hür
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder