Kendiliğinden
doğaçlama olarak ortaya çıkması gereken ayrıntıların pazarlığını yapıyor olmak
garip bir durumdu. Sonuçta “iki” rakamında mutabakat sağlandı gibi oldu. Tek
başına “iki” anlamlı oldu mu? Nitelik ve estetik anlayış yanı eksik kalmadı mı?
Bir sonraki görüşmede ele alınacağı vurgusu; “çözümü ertelemek” anlamına da
gelmez mi? Şimdiye kadar bekledik, sonraki görüşme tarihini de bekleyebiliriz.
Renksiz, soluk bir sonuç ....
1 Ekim 2014 Çarşamba
Fazla naz aşık usandırır-radyo programı-dördüncü bölüm
Üçüncü
görüşme tek taraflı olmuştu. Adam konuşulanları anlamak için gayret göstermedi.
Dördüncü görüşmede; Uzman muhataplarını konuşturmaya devam ediyordu. Adam
soruları yanıtlamaya devam etti; Dördüncü görüşmenin başında terapistimizin
yaptığı değerlendirmelere (bizleri nasıl duydu
konusuna) çoğunlukla
katılıyorum. Ancak vurgu yapmak istediğim ayrıntılar var. Uzman desteği alma ihtiyacını
ortaya çıkaran nedenlerde değişiklik
oldu mu? İlk seanstan buyana durum
değişikliği oldu mu? Takılan sıfatlardan birisi olanFazla naz aşık usandırır-radyo programı-ikinci bölüm
Programı
yöneten ne kadar da sabırlıydı. Notlar alıyor ... Karşı tarafı konuşmaya
yönlendiriyordu. Adam
devam etti. “İlk görüşmenin belki de iki saat olmasına ihtiyacımız vardı. İlerleme
sağladık mı? Şüphelerim var …. Hala daha yardıma olan ihtiyacım devam ediyor.” ... Önceliklerim
arasında görmediğim ve başka yerde bulabileceğim
(çocuk
yetiştirilmesi, iyi annelik, iyi yemek vb.) şeyler yerine; bizi buraya getiren sorunumuzu
konuşmalıyız. Sorunu dışarıda çözmek yerine kendi eşimle çözmekFazla naz aşık usandırır-radyo programı-birinci bölüm
Program sunucusu katılımcıyı sabırla
dinliyordu; Karşı taraf, “Problem var. Uzman desteği gerektiğini düşünüyorum”
diyordu ... Bir, iki, beş yılın sorunu değil yaşadıklarımız. Uzun süredir
hissettiklerimi anlatmaya çalıştım. Anlatamadığımı düşünüyorum. Uzman
yardımıyla çözüm bulabilmeyi ümit ediyorum. 20’li yaşlarda … … acemi olduğumu
biliyordu; bu mazeret değil, belki. Ancak henüz hazır değildim. Emir vaki
karşısında kaldığımızı
açık olarak ifade ettim. “Oldu bittiye geldik” demiştim.
Umursamadı24 Temmuz 2014 Perşembe
Ramazan Bayramı
-İnsani
ihtiyaçlara ara verileceğini ve uzun sıcak günlere katlanılacağın bilerek
“Ramazan geldi hoş geldi ....” diyebilmek,
-İlk teravih
namazındaki duygusal heyecanı paylaşabilmek,
-Namaz
kılmaya çalışan çocukların acemiliklerini tebessümle izleyebilmek,
-Aile
iftarında çocuk cıvıltıları arasında dua edebilmek,
-Hızlı akan
hayatı yavaşlatmaya çalışabilmek,
-Son teravih
yaklaştığında oruçlu günlerin zorluklarını arka plana bırakıp huzurla geçirilen
günler için ayrılık hüznü duyabilmek,
-Mukabeleyi
tamamlamanın hazzını yaşayabilmek,
British Museum
Haziran
2014 başında bir hafta kaldığımız Londra’da en çok etkilendiğimiz yerlerden
birisi de British Museum’du.
Mimari
yapısı ilgi çekiciydi.
Kalabalık
ziyaretçilerinin rahatlıkla dolaşabileceği genişlikte ki salonlar gezmeyi
kolaylaştıracak
koridorlarla birbirine bağlanmıştı.
-Medeniyet
tarihine ışık tutacak kadar çok miktarda ve dünyanın her köşesinden getirilmiş
tarihi malzemelerin sunumunda, İngiltere’nin “üzerinde güneş batmayan
imparatorluk” olduğu vurgusu yapmak ister gibi sunulmuştu.
-Alıcı
gözle incelemeye
2 Mayıs 2014 Cuma
İhlas Finans & Ruz-i Mahşer
Sonrasında
battı dendi.
Ne yapalım
kâr zarar ortaklığını başlangıçta kabul ettiniz dendi.
Özellikleri
olan birileri paralarını geri alabildi.
Temiz Anadolu
insanı ise durumu anlayamadı.
Paralarını kaybetmiş
Kaydol:
Yorumlar (Atom)