... ... ... ..
Çocukluğundan beri
ayıp, yasak ve günah olarak öğrendiği cinsellikten korkup uzak durmaya çalışsa
da bir taraftan da içini kemiren, engel olamadığı bir merakla cinselliği ve
cinsel organını kendinden bile utanarak keşfetmeye başlar.
Ergenliğin
sonlanmasıyla birlikte hayalindeki erkeği evlenmek için bekler. Evlilik her
kadın ve erkeğin yaşamının bir dönüm noktasıdır. Ergenlikten çıkan ve evlenen
kadın vücudunu ve cinselliğini, cinsellik konusunda ne isteyip ne istemediğini
evlilikle birlikte öğrenmeye ve tanımaya başlar.
Hamilelik
ve doğum sonrası oluşan
hormonsal değişiklikler cinsel isteğini azaltır. Bunun üstüne bir de annelik ve eş rollerinin çatışmasının eklenmesi, cinselliğe bir durağanlık ve isteksizlik getirir. Evliliğin ve yaşın ilerlemesi ile cinselliğin tekrar yükselişe geçtiği döneme girilebilir. Artık kadın cinsel deneyim kazanmış, kendisinin ve eşinin cinsel hassasiyetlerini keşfetmiş, karşılıklı doyum aldığı bir cinselliği yaşamaya başlamıştır. Yaşamda kazandığı olgunluk ve deneyimleri cinselliği açısından da kazanmıştır. 50’li yaşlarla birlikte kadın menopozla birlikte kaybettiğini düşündüğü kadınlığı için bir nevi yas tutar. Menopoz hormonlardaki hızlı değişimiyle östrojen azalır, ateş basmaları, terleme ve sıkıntılı bir ruh hali içinde menopozun kadınlığı ve cinselliği bitirdiği yanılgısı içindedir. İlerleyen yaşlarda ise eşlerin alışkanlıkları, muhabbetleri ve birbirlerine yakınlaşmaları aktif bir cinsellikten çok, dokunuş ve sarılma haliyle kendini gösterir. Artık öpüşmelerle cinselliğin son demleri yaşanır ve yavaş yavaş cinsellik yaşamın öncelikleri arasından çıkarılarak yerini dertleşmek, ayrı kalamamak, özlemek ve kaybetme korkusuna bırakır.
hormonsal değişiklikler cinsel isteğini azaltır. Bunun üstüne bir de annelik ve eş rollerinin çatışmasının eklenmesi, cinselliğe bir durağanlık ve isteksizlik getirir. Evliliğin ve yaşın ilerlemesi ile cinselliğin tekrar yükselişe geçtiği döneme girilebilir. Artık kadın cinsel deneyim kazanmış, kendisinin ve eşinin cinsel hassasiyetlerini keşfetmiş, karşılıklı doyum aldığı bir cinselliği yaşamaya başlamıştır. Yaşamda kazandığı olgunluk ve deneyimleri cinselliği açısından da kazanmıştır. 50’li yaşlarla birlikte kadın menopozla birlikte kaybettiğini düşündüğü kadınlığı için bir nevi yas tutar. Menopoz hormonlardaki hızlı değişimiyle östrojen azalır, ateş basmaları, terleme ve sıkıntılı bir ruh hali içinde menopozun kadınlığı ve cinselliği bitirdiği yanılgısı içindedir. İlerleyen yaşlarda ise eşlerin alışkanlıkları, muhabbetleri ve birbirlerine yakınlaşmaları aktif bir cinsellikten çok, dokunuş ve sarılma haliyle kendini gösterir. Artık öpüşmelerle cinselliğin son demleri yaşanır ve yavaş yavaş cinsellik yaşamın öncelikleri arasından çıkarılarak yerini dertleşmek, ayrı kalamamak, özlemek ve kaybetme korkusuna bırakır.
*Yazının tamamı için Serpil Özşen http://www.meydangazetesi.com.tr/kadin-cinselliginin-evreleri-vardir-makale,2818.html
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder