-... .. Toplumsal dinamikleri güçlendiren en önemli etken
ekonomik kalkınma ve kentleşmedir. İnsanlar üretip kazandıkça,
okyup öğrendikçe, dünyadan haberdar oldukça “talep”ler oluşturuyorlar, bunları
ifade ediyorlar, dünyada gördüklerini istiyorlar! İslami kesimler
Batı’da gördükleri dini hurriyetleri “talep”
ediyorlar. Başörtüsüyle laik üniversitede okuma mücadelesi veren genç kız; suskun köylülükten kurtulmuş, “talep”lerini seslendiren
‘özgür yuttaş’ın dindar versiyonudur! Bunu “irticai kalkışma “ sanan ‘devlet’ ise “dağda odun toplayan bacımız’ı uysal köylülüğü özlemektedir.
‘özgür yuttaş’ın dindar versiyonudur! Bunu “irticai kalkışma “ sanan ‘devlet’ ise “dağda odun toplayan bacımız’ı uysal köylülüğü özlemektedir.
-Aleviler artık
çekingen, içine kapanık, suskun bir topluluk değildir. Protestalarını ‘sol’
etiketlerin örtüsü altında ifade etmesinin ötesine geçerek ‘Alevi kimliği’ ile
ortaya koyuyorlar. Dergah, tekke, zaviye gibi kurumlar İnkılap Kanunları ile
yasaklanmıştır ama Alevi irfanının bu kültürel kurumları şimdi Cemevleri adıyla yeniden
oluşuyor; bir kısmı politize, bir kısmı gerçek Alevi-İslam kurumları olarak...
-Sünni tarikatlardaki
gelişme de aynı sürecin dışa vurumudur...
-Aynı şey Kürt
vatandaşlarımız için de geçerlidir. ... ..
PKK’nın vahşi terörizmi ayrı bir bahistir. Kürt
vatandaşlarımızdemokratik dünyada gördükleri etnik nitelikli liberal
hurriyetleri “talep” ediyorlar...
-Bu ‘hassas’
konulardan başka, ekonomik ve toplumsal
dinamizm de artık “mekez”in denetimini aşmıştır. Anadolu’da büyük bir
ekonomik mucizeyi yürüten KOBİ’ler, asırların yılgın ve suskun köylü
kültüründen ‘girişimci insan’ kuşağı
çıkarıyor. Bunlar sadece para kazanmıyor, “talep”lerini
de gündeme getiriyorlar, siyasete ağırlık koyuyorlar.
* Osmanlı’da ve İran’da Mezhep ve Devlet – Taha Akyol
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder