28 Ocak 2015 Çarşamba

Mutluluk senin elinde *

-... .. İnsan zannediyor ki eşi değişse herşeyyoluna girecek. Kayınvalidesi değişse eşiyle ilişkisi mükemmel olacak. Çocuklar değişseler, söz dinleseler, anne-babnın istediği gibi olsalar anne-baba mutluluktan uçacak. Hepsi yalan. Mümkün olmadığı için değil, mükün olsa da yalan.
-Değiştiremeyeceğimiz için değil, sadece dübya değişse de biz değişmeden dünyamıza

Seçimlerimiz ve biz *

-... .. Herkesin hayatında eksik olan bir taraf, eksik bırakılmış bir ihtiyaç elbette vardır. Bazen annemizin eksik bıraktığı bir sevgi ihtiyacımız ya da babamızdan yeterince alamadığımızı düşündüğümüz bir onaylanmama... Bazen de yeterince değerli olduğumuzu hissedemeden büyüme, ailenin desteğini hissedememe...
-... ..Olmayanı beklemek yorucudur; üstelik gelmeyeceğini bile bile. Çünkü kendi annesinden sevgi görmemiş bir anne, bize ne kadar sevgi gösterebilir? Kendi babası tarafından

Hayatta nerede duruyoruz? *

Kendileri hariç herkes suçludur
-... .. Bazıları “kurban” rolünü seçer. Ben yapamıyorum, demek sorumluluktan kurtulmanın en kısa yoludur. Deneme cesaretini göstermek, gayret etmek zor ve zahmetlidir. Baştan kabul eder çaresizliğini. Deneyip “başarılı olamam” korkusunun kurbanı olur.Eğer başarılı olmazsa soucunun getireceği hayal kırıklığından kaçmak için daha baştan bırakır.... ... Kendine acıdığı, kendini kurbanlaştırdığı için kaybettiğini görmemeye çalışarak durur.
-Bazı insanlar da kendilerine yaşam duruşu olarak “suçlayıcı” olmayı seçmişlerdir. Kendileri hariç herkes suçludur. Başarısızsa sistem suçludur. Dersi anlamıyorsa öğretmen suçludur. İlişik problemi varsa partneri suçludur. İşyerinde patron, trafikte diğer araçlar suçludur. Öfkeliyse, kızgınsa, küsmüşse vardır bir suçlusu.
-Çünkü suçlamak kolaydır. Bir şey yapman gerekmez. “Bende bir sorun var mı acaba? diye düşünme yükünden kurtarır seni. Atarsın suçu başkasına, rahatlarsın.... ..